48. 17 Haziran 2020. #1. Esmaül hüsna anlamları kaç kere okunmalı, esmaül hüsna faziletleri ve sayıları. Allah'ın isimleri hangi niyetle kaç defa okunur. ALLAH: Ya Allah şeklinde zikredildiğinde kalbin imanla dolmasına vesiledir. ER-RAHMAN: Günde 298 kere Allah ı sevgilisi olmak için okunur. ER-RAHİM: Günde 258 maddi ve ElVedud, Esmaül Hüsna'da yer alan Allah'ın (C.C) 99 isminden bir tanesidir. Ya Vedud veya El- Vedud ismi sevilen ve seven anlamına gelir. Kur'an-ı Kerim'de bazı ayetlerde bu isim yer almaktadır. Bazı âlimlerin söylediğine göre Ya Vedud ismi insanların sevgisini, muhabbetini ve duasını kazanmak için okunur. Sadece başlıkları ara. Kullanıcı: Ara Gelişmiş Arama 1 Vakıa Suresi. 1 Fetih suresi. SALI GÜNÜNE ÖZEL ESMALAR, ZİKİRLER HANGİLERİ? Ya Aziz – 94 Kere Okunur. Düşmanlara galip gelmek, şerlerinden korunmak için. Ya Cebbar – 206 Kere Başağrısı için dua Esmaül Hüsna. Baş ağrısı geçirme, şifa duası olarak Esmaül Hüsna okuyabilirsiniz. Şifa için önerilen sayıda olanları da sizlerle paylaşalım. Ya Allah: 100 kere. Ya Selâm: 160 kere. Ya Lâtif: 100 kere. Ya Azim: 1010 kere. Ya Vâris: 1000. Ya Sabûr: 33 kere. Ya Gafûr. Ya Nûr En güzel isimlerin sahibi olan Allah’u Azimuşşan Hazretlerinin isimlerini kaç kez zikretmeli ve zikrederken nasıl faydalarla karşılaşacağız işte bütün bunların hepsini siz değerli kardeşlerimle paylaşıyorum. ( Parantez içinde ki sayılar adedi belirtmektedir. ) İsm-i Celil Tesbih adedi Tesbih niyeti Allah (66 adet) : SUq6dQ. Hangi Esma Kaç Kere OkunurEsmaül Hüsna Kaç kere okunurAllahın isimlerini zikrederken her hangi bir sayı belirlemesi şart değildir. Belli sayılarda okunan dualar, zikirler, salavât, âyetler ve sureler hakkında namazlardan sonra 33 adet olarak söylenen tesbîh, tahmîd ve tekbîr gibi pek az müstesna tutulursa emreden, tavsiye eden bir nas yoktur. Müslüman istediği kadar Esmaül Hüsnayı okuyabilir. “Bunu şu kadar okumak sünnettir, farzdır, dinin emridir…” derse veya böyle inanırsa bid’at gerçekleşir. Böyle bir inanç olmaksızın, şahsî veya başkasının tecrübesine dayanarak “Bu kadar okumanın şuna faydası oluyor, oldu” der, okur ve tavsiye ederse bu bid’at olmaz ve sakıncası da Hüsna yı şu şekilde okuyanlar vardır;Esma-ül Hüsna ile duaya başlayacağınız zaman önce 99 ismi şerifi bir okuyunuz sonra 100 istiğfar ve 100 salatü selam getiriniz. Bir Fatiha, üç ihlas, bir Felak, bir Nas süresi okuyup sevabını önce Efendimiz aleyhisselam sonra diğer peygamberlere sonra Ashab-ı kiram’a sonra altın sinsile meşayıhı kiram’a hediye etmek lazımdır. Zira Allah dostlarının hatırına duaları kabul ismi şerifi okuyacaksanız ismin başına “ya” kelimesi ismi şerifini – ya Rahim şeklinde tesbih tesbihe başladıysanız o ismi şerifi 99 gün çekmeye gayret ediniz. Biiznillah istek ve hacetleriniz kısa zamanda gerçekleşir. Dualar Allah’a edilir, duaları Allah kabul eder. Bize düşen sebat ve gayrettir. Tevfik Allah’tandır.” Allah’ın güzel isimleri vardır, Onunla kendisine dua ediniz.” Araf 173Esmaül Hüsna Nasıl Okunur Her Esmâ-i Şerîfe sonuna kadar yüz defa okunacak her birini 100 yüz adet o inniy es’elüke ve euzu-bike ve tevesselü ileyke ve eteveccehu ileyke ve etedarrau ileyke bi esmaikel kere Ya Allah,100 kere Ya Rahman,100 kere Ya Rahiym,100 kere Ya Mâlik,100 kere Ya Guddus,100 kere Ya Selâm,100 kere Ya Mü’minü,100 kere Ya Müheyminü,100 kere Ya Aziz,100 kere Ya Cebbar,100 kere Ya Mütekebbiru,100 kere Ya Halig,100 kere Ya Bariu,100 kere Ya Musavviru,100 kere Ya Gaffaru,100 kere Ya Vahhab,100 kere Ya Reşîdu,100 kere Ya ismi Bu şekilde sonuna kadar okunuz. Ya SettarEl-Settar Esması anlamı nedir? Allah’ın 99 ism-i şerifi Esmaül Hüsna olan El-Settar ne demek, zikri, fazileti nedir? Ebced değeri, zikir adedi ve günü, ne için ve ne zaman okunur? Ya Settar kaç defa çekilmeli? Settar kelimesi Kuran’da geçiyor mu? Faydaları ve sırları nedir? El Settar Esması Türkçe Anlamı ve Ya Settar Zikrinin FaziletiEl-SettarKullarının günah ve ayıplarını, hatalarını örten, gizleyen ve bağışlayan, açığa çıkarmayanYa Settar İsminin Anlamı Kainattaki çirkinlikleri, ayıp ve günahları ve utandıracak halleri devamlı örten ve varlıklara utanma duygusu veren, ayıpları çokça örten Settar esması ebced değeri ve zikir sayısı 1061Ya Settar Arapça Yazılışı سَتَّارَ“Kim bir Müslüman’ın ayıbını örter, kusurunu bağışlarsa Allah da onun kusurlarını örter ve bağışlar.” Buhârî, “Mezâlim”, 3; Müslim, “Zikr”, 38.Risale-i Nurda El-Gaffar ve El-SettarSaniyen Nasıl ki bir tabip, doktorluk noktasında, bir nâmahremin en nâmahremuzvuna bakar ve zaruret olduğu vakit ona gösterilir, hilâf-ı edep denilmez. Belki, edeb-i tıp öyle iktiza eder o tabip, recüliyet ünvanıyla yahut vâiz ismiyle yahut hoca sıfatıyla o nâmahremlere bakamaz, ona gösterilmesini edep fetvâ veremez. Ve o cihette ona göstermek de, Sâni-i Zülcelâlin çok esmâsı var; herbir ismin ayrı bir cilvesi Gaffâr ismi günahların vücudunu ve Settâr ismi kusûrâtın bulunmasını iktiza ettikleri gibi, Cemîl ismi de çirkinliği görmek Kerîm, Hakîm, Rahîm gibi esmâ-i cemâliye ve kemâliye, mevcudatın güzel bir surette ve mümkün vaziyetlerin en iyisinde bulunmalarını iktiza o esmâ-i cemâliye ve kemâliye ise, melâike ve ruhanî ve cin ve insin nazarında güzelliklerini, mevcudatın güzel vaziyetleriyle ve hüsn-ü edepleriyle göstermek isterler. İşte, Sünnet-i Seniyyedeki âdâb, bu ulvî âdâbın işaretidir ve düsturlarıdır ve Birinci Lem’a / Yedinci NükteYa Settâr Esması Fazileti ve FaydalarıHer türlü maddi ve manevi rızık ve bereket için okunur. Okuyan kişiye Allah’ın izniyle büyük nimetler ve haksızlığa uğrayan kişi Ya Settar ism-i şerifini okumaya devam ederse zor durumdan hayatla ilgili tüm meselelerde okunabilir. İnşallah bu hususlarda hayırlı neticeler görünmesini sıkıntılar yaşayan kişilerin işlerinin rast gitmesini temin kişiler ile hasta yakınları tarafından şifa duası hükmünde ve ruhsal sıkıntıların giderilmesinde her türlü zararlı alışkanlıklardan yakasını kurtararak daha olumlu bir karakter haline gelmesine vesile çekimserlik veya utangaçlık ve üşengeçlik gibi müminlere yakışmayan davranışların ortadan kalkmasını Kebir’ denYâ Ğaffâr Yâ Settâr Yâ Kahhâr Yâ Cebbar Yâ Sabbâr Yâ Razzâk Yâ Fettâh Yâ Allâm Yâ Vehhâb Yâ Tevvâbسُبْحَانَكَ يَا لآَ اِلٰهَ اِلآَّ اَنْتَ اْلاَمَانُ اْلاَمَانُ نَجِّنَا مِنَ النَّارِSübhâneke yâ lâ ilahe illâ ente’l ne’l-emâne neccinâ mine’n-nâr. Allah’ım Senden şu isimlerinin hakkı için istiyor ve yalvarıyorum. Ey çok affeden Gaffar, Ey bütün ayıpları örten Settar, Ey her şeye galip gelen ve bütün düşmanlarını kahreden Kahhar, Ey istediğini zorla yaptıran Cebbar, Ey çok sabreden ve kullarına sabır gücü veren Sabbar, Ey bütün rızka muhtaç olanları rızıklandıran Rezzak, Ey her şeyi hikmetle açan Fettah, Ey her şeyi çok iyi bilen Ahham, Ey bol bol hediyeler veren Vehhab, Ey bütün tevbeleri kabul eden Tevvab, Sen bütün kusur ve noksan sıfatlardan münezzehsin, Senden başka ilah yok ki bize imdat etsin. Eman ver bize, Eman diliyoruz. Bizi cehennemden Diğer KonularYa Fettah Esmasının Anlamı ve FaziletiEs-Semi Esmasının Anlamı ve FaziletiAllah’ın 99 ismi ve AnlamlarıYa Bari ne demek?El Halık Esması AnlamıEr-Rezzak ismi ne demek?Ya Musavvir Esması Anlamı El-Vâhid, El-Ahad, El-Vitr, Allahın Vahdaniyet Sıfatı, Allah’ın Birliği El-Vâhid ile kastedilen anlam, Allah’ın sayı olarak bir olması değildir. El- Vâhid, Allah bölünemeyen ve parçalanamayan birdir, anlamına gelir. Yani sıfatlarında ve güzel isimlerinde bir ortağı yoktur. İlahlık O’na mahsustur. O’nun dışında hiçbir varlık ilahlık mertebesine ulaşamaz. El-Vâhid güzel ismi Allah’ın sıfat ve güzel isimlerindeki birliği temsil ederken el-Ahad güzel isminde ise zatındaki birlik ifade edilmektedir. Örneğin güneşin ısı ve ışık özellikleri birer sıfatıdır. Farz edelim ki bir küçük çocuk gündüz güneşten gelen havadaki ısı ve ışığın kaynağını bilmiyor olsun. Bu çocuğun havaya bakması bir araçla da engellenmiştir. Ondan ısı ve ışığın kaynağını bulması istensin. Elbette çocuk kafasında bu konuda çeşitli kuramlar geliştirecektir. Önce her cismin ısı ve ışık kaynağı olduğunu düşünecektir. Ama evine ve kapalı mekânlara girince cisimlerde ısı ve ışığın olmadığını görüp bu kuramında kuşkuya kapılacaktır. Sonra gökyüzünün baştan sona bir ısı ve ışık örtüsü ile kaplı olduğu kuramına sarılacaktır. Ama akşam olunca buna da bir anlam veremeyecektir. İşte gündüzleri ısı ve ışık özelliklerinin güneşin varlığı ve birliğine kanıt olması gibi varlıkların sıfat ve özelliklerindeki uyum ve bütünlük de el-Vâhid olan Allah’ın varlığı ve birliğine işaret etmektedir. Yine nasıl güneşin kendisi ısı ve ışıktan farklı ise el-Ahad olan Allah’ın zatı da varlık âleminde tecelli eden sıfat ve güzel isimlerinden farklıdır. Allah el Vâhid oluşunu her varlık üzerinde kalıcı ayetlerle işlemiştir. Bütün canlı ve cansız varlıklar O’nun bu el-Vâhid mührünü taşırlar. Örneğin dünyadaki bütün ağaç yaprakları birbirine benzer. Demek ki bunları yaratan aynı ilahtır. Tüm insanların bedenleri de aynı organlardan meydana gelir. Bu da insanları yaratanın tek ilah olduğunu gösterir. Eğer birden fazla ilah olsaydı evrenin ve dünyanın kanunlarında bir uyum ve bütünlük olmazdı. Bu ilahlar birbirleri ile rekabete girer, bu da varlık dünyasında bir kargaşaya neden olurdu. Ayrıca bütün canlı ve cansız varlıklar O’nun bu el-Ahad mührünü de taşırlar. Deminki örneğe bağlı kalarak düşüncemizi sürdürelim Dünyadaki bütün ağaç yaprakları birbirine benzer, ama aynı değildir. Her yaprak diğer yapraktan kendisini farklı kılan özelliklere sahiptir. Demek ki bunları yaratan ilah hiçbir şeye benzemez. Tüm insanların bedenleri de aynı organlardan meydana gelir, ama aynı yüze sahip iki insanı göstermek olanaksızdır. İkizlerde bile benzerlik noktaları kadar farklılıklar söz konusudur. Bu da insanları yaratan tek ilahın El-Vâhid eşsiz ve benzersiz olduğunu El-Ahad gösteren başka bir ayettir. Batıl dinler Allah’a ait olan bu ilahlığı başka varlıklara da yansıtmışlardır. Allah’tan bir şey ister gibi onlardan bir şeyler istemişler, Allah’tan korkar gibi bu ilahlardan korkmuşlardır. Allah’a gösterilmesi gereken ibadet ve tazimleri yüceltmeleri bu varlıklara yansıtmışlardır. Zerdüştlük ve Şamanizm dinleri Allah’ın ilahlığını ikiye bölmesi ile tanınırlar. Bu dinler şeytana da Allah gibi bir güç tanırlar. Oysa biliyoruz ki şeytanın elinde olan tek şey, insanı kötülüğe teşvik etmektir. Yani vesvesedir propagandadır. İnsanı da ancak dünya nimetleri ve dünyanın geçici zevkleri ile tuzağına düşürebilir. Nefis şeytana kulak verecek, eğilim gösterebilecek bir özellikte yaratılmıştır. Şeytanın insan üzerinde bir zorlayıcı etkisi söz konusu değildir. Şeytan hele hele bir ilah hiç değildir. O da peygamberler ve Allah dostları gibi bir davetçidir. İnsanları Allah’a karşı günah işlemeye ve isyan etmeye çağırır. Şeytan manevi makamda ilerleyen insanlara açık bir surette, daha doğrusu bazı duyu organlarına seslenerek ve çeşitli sıkıntılar vererek musallat olabilir. Bu durumda da nefis ve şeytanla cihattan geri kalınmamalı, peygamberimizin ifadesi ile bunun büyük cihat olduğu düşünülmelidir. Şeytanla ibadet hayatını daha zengin kılınarak mücadele edilir. Çünkü nur şeytanları rahatsız eder. İnsana nasıl ateş sıkıntı verirse nur da şeytanı olumsuz yönde etkiler. Ama şeytanlar inatçı vasfa sahip oldukları için bu musallattan vazgeçmeyebilirler. Çünkü amaçladıkları şey mümini ümitsiz bırakmaktır. Oysa imanın temeli ümide dayalıdır. Kuran-ı Kerim’de bu konuda Allah’ın rahmetinden ümidini kesenlerin ancak kâfirler olduğu belirtilmektedir Yusuf Suresi, ayet 87. Şeytana Allah musallat olma konusunda izin vermiştir. Son nefese kadar da bu izin geçerlidir. Hatta son nefeste imanı çalmak için müminin içerisinde bulunduğu kaygı, korku, maddi sıkıntılarından yararlanarak onu kandırmaya, bir hayal uğruna imanını çalmaya çalışacaktır. Böyle sıkıntılarla karşı karşıya bulunan müminler tövbe-i nasuh ederek her türlü haramdan sakınarak ve ibadet hayatını zenginleştirerek şeytanla mücadele yoluna gitmeli, mümkünse gerçek bir şeyhe intisap edip vird almalı ve rabıtaya önem vermelidir. Zira vird ve rabıta şeytanla mücadelede en etkili silahlardır. Maalesef böyle sıkıntıları olan insanları bir duayla tedavi ettiğini söyleyen din simsarları da mevcuttur. Bunlardan uzak durulmalıdır. Bunlar adeta şeytanlarla danışıklı dövüşürler. Tek amaçları para kazanmaktır. Aslında kendileri de bu konuda sıkıntıdadırlar. Fakat bazı rahatlama tekniklerini keşfettiklerinden ve bu yolla para da kazandıklarından keyifleri yerindedir. Bütün peygamberlerin tebliğinin esası, bir olan Allah’a insanları çağırmak olmuştur. Geçmiş kavimler Allah’ı yaratıcı olarak tanımakta idiler. Ama O’nun çeşitli sıfatlarından ve güzel isimlerinden kaynaklanan ilahlığını putlara da yansıtıyorlardı. Bu putların kendilerini Allah’a yaklaştırdıklarını söylüyorlardı. Aslında o putların bazılarının isimleri gerçekten de başlangıçta Allah’ın veli kullarına dayanıyordu. Hak din sağlamken insanlar o veli kulların isimleri ile Allah’a tevessülde bulunuyorlardı. Örneğin şöyle dua ediyorlardı “Allah’ım senin indinde önemli bir kul olan şu zatın yüzü suyu hürmetine şu hacetimi, şu duamı kabul buyur.” Dikkat edilirse tevessülde dua, istek Allah’a yapılmaktadır. Veli kul duanın yapılmasında sadece bir vesile rolü oynamaktadır. Hak dinler batıl duruma dönüştüklerinde kendilerine tevessülde bulunulan bu veli kulların isimleri putlara verildi. Artık Allah’a dua, istek yerine bu putlara dualar ve istekler yöneltildi. Veli kullarla Allah’a tevessülde bulunma gibi çok güzel bir dua biçimi, batıl duruma dönüştü. Böylece putlar ilahlık makamına yükseltilmiş olundu. Putlarla Allah’a şirk koşuldu. Bu durumda çağımızda bazı Müslümanlar, duada veli kullara tevessülde bulunma putperestliğe ve Allah’a şirk koşmaya zemin hazırlıyor, diyerek duaların kabulünde çok önemli bir rolü olan tevessüle olumsuz bir tavır almaktadırlar. Halbuki Ehl-i sünnet itikadında tevessülün ayet ve hadislerle dinde yeri sabittir. Bu konuda Ehl-i sünnet alimleri arasında bir tartışma söz konusu değildir. Vahhabilik gibi 18. yüzyılda ortaya çıkan bir kısım itikadi cereyanların etkisi ile tevessüle itiraz bugünlerde çoğalmıştır. Oysa onların bu itirazlarındaki yanlışlık gayet açıktır. Bir insanın, bıçakla adam da öldürülüyor, diyerek bıçağı günlük yaşamında kullanmaması en çarpıcı örnek olarak düşünülebilir. Halbuki yemeğin pek çok malzemesi bu sayede doğranır. Bıçaksız bir mutfak düşünülemez. Onu yaşamdan uzaklaştırmak aç kalmakla özdeştir. Dua da ancak veli kulların yüzü suyu hürmetine Allah katına yükselir. Kabul görür. Onların duaları olmasaydı kıyamet çoktan kopardı. Kuşkusuz Allah kuluna şah damarından daha yakındır. Kul dua ettiğinde Allah duasına icabet eder. Ama insan Allah’tan çok uzaktır. Her zaman her çeşit duanın kabul olunması için gereken şartları üzerinde taşımıyor olabilir. Böyle durumlarda iken Allah’ın veli kulları ile Allah’a tevessülde bulunulması yerinde bir davranıştır. Din de bunu onaylamıştır. İnsanlık tarihi boyunca peygamberlerin putperestlikle mücadele etmesinin, hak dinin karşısında genellikle putperestliğin bulunmasının nedeni putperestliğin toplumda bütün çirkinliklerin, günahların, zulümlerin kaynağı olmasıdır. Her put toplumda belli insan kümelerini kendisine bağlıyor, diğer insanlarla olan kardeşlik bağlarını ortadan kaldırıyordu. Her şeyden önce toplumda hukuk birliğini yok ediyordu. Kişiye, kendi taptığı puttan aldığı cesaretle diğer putlara tapan insanlara karşı her türlü zulmü yapmayı kendinde hak sahibi olmaya çağırıyordu. Putperestin putuyla olan ilişkisi son derece bencilcedir, narsistçedir. Bundan doğacak en küçük bir hukuk kuralı bile her şeye karşı zulüm içerir. Putperestlik bir insanın kendisine secde etmesi gibi iğrenç bir şeydir. Örneğin bir putperest hiçbir vicdan azabı duymaksızın bir insanı öldürüp malını mülkünü gasp edebilir. Bunun vicdani ve hukuksal temelini de putunu memnun etmek düşüncesine bağlayabilir. Kendince de yaptığı iş meşrudur. Peygamberlerse, insanları ilahlığı bölünemeyen ve parçalanamayan el-Vahid olan Allah’a kulluğa çağırmışlardır. Herkese göre ayrı hukuk anlayışı yerine Allah’ı dolayısıyla toplum ve insanlık çıkarına dayanan hukuk anlayışını savunmuşlardır. Putperestler kendi kişisel çıkarlarına ters düştüğü için peygamberlerin getirdiği tevhit akidesine her zaman karşı çıkmışlardır. İlk Müslümanlardan olan Hz. Bilal Amerika’da ve Afrika’da bugün milyonlarca benzeri olan bir zenciydi. Üstelik hiçbir hakkı olmayan bir köleydi. Peygamber Aleyhissalâtu Vesselâmın vahdaniyet çağrısını duyunca hemen ona katıldı. Efendisi bu yeni dinden dönmesi için onu yere yatırıp Arabistan’ın kızgın çöllerinde güneşin karşısında adeta alevden kor haline gelmiş kayaları vücuduna koyarak eziyet ediyordu. O mücadelesini Allah’ın vahdaniyet sıfatından alıyordu ve “Ahad, Ahad ! Allah bir, Allah bir!” diyerek karşı koyuyordu. Aslında evrendeki ilahın bir olması ile onun kurtuluşu, ilahların çok olması ile de onun kendisine reva görülen insanlık dışı yaşamı arasında bir ilgi mevcuttu. Olaya bir başka açıdan bakıldığında insani özgürlük ve haklarının mücadelesini verdiği görülür. Çünkü evrende tek bir ilahın olması, aynı ebeveynin evlatları gibi, insanların eşitliği ve kardeşliği anlamına geliyordu. Birden çok ilah ise insanlar ve toplumlar arasında ayrıcalıkların ve savaşın temsilcisiydi. Hz. Bilal bunun bilincindeydi. Ayrıca Mekkeli müşrikler, özellikle mevcut bozuk düzenden en çok yararlanan varlıklı kesim de bunu gayet iyi biliyorlardı. Onun için çarpık düzenin devam etmesi için Hz. Bilal’in ve onun gibi yoksul, çaresiz ve sömürülen insanların bu yeni dine girmelerini engelliyorlardı. Çağımızda putperestlik artık tarihe gömülmüş gibidir. İnsanların büyük çoğunluğu ağaçtan, taştan yontulmuş şeylere artık tapmıyorlar. Allah’ın varlığını ve birliğini onaylıyorlar. İnsanlık artık putperestlik gibi bu çok tehlikeli inanç sisteminin etkisinden kurtulmuştur. Ama yine de çağdaş insanın yaşamında Allah’tan başka ilahlar söz konusu olmaktadır. Para ve madde kutsanarak ekonomide kapitalizm bir çeşit putperestlik dini olarak benimsenmiş durumdadır. Kuşkusuz bu sistemin içerisinde yer aldığı halde zekatını veren ve faizden kendisini sakındırmaya çalışan övülecek Müslümanlar da bulunmaktadır. Nefsin isteklerini yaşamın amacı olarak gören, bütün yaşamını bencilce arzularını gerçekleştirmeye adayan insanlar da bir çeşit putperestlik içerisindedirler “Görmedin mi arzularını ilah edinen kimseyi? Câsiye suresi, ayet23” Kuşkusuz insan üzerinde nefsin de hakkı vardır. Ama nasıl parayı yaşamında amaç olarak gören bir insan sapıtmışsa nefsi arzularını Allah’ın rızası üzerinde gören bir insan da yaratılış amacından uzak düşmüştür. Allah bu konuda Kuran-ı Kerim’de şöyle buyurmaktadır “Ben insanları ve cinleri ancak bana ibadet etsinler diye yarattım Zâriyât suresi, ayet 56.” Demek ki insanın bu dünyadaki bütün eylemleri ya bizzat ibadet olacak ya da ibadete yardımcı olacaktır. Bu açıdan iş hayatımız ibadete yardımcı bir alandır. Çünkü temel ihtiyaçlarımızı karşılamamız ve ailemizi geçindirmemiz gerekmektedir. Bu açıdan da çalışma bir ibadet gibi hüküm görür. Ama yaşamında ibadetlere yer vermeyen veya ibadetleri temel almayan birisi için çalışmak nefsin arzularına hizmet etmek anlamı taşır. Günümüzde insanların büyük çoğunluğu “Çalışmak da bir ibadettir.” diyerek, ibadetlerini ihmal etmektedirler. Çalışma gerekçesiyle ibadete yaşamlarında yer veremediklerini söylemektedirler. Elbette söyledikleri söz doğrudur, ama eksiktir. İbadet olmadan çalışma ibadet düzeyine yükselmez. Aslında bu sözü yakın çevremizde o kadar sık duyar olduk ki, bununla başka bir inanç sisteminin değerinin, daha doğrusu ilkesinin kutsanmak istendiğini hemen çıkarabiliriz. Kuşkusuz ibadetlerini yapan bir Müslüman için çalışması da bir ibadettir. Öyle ki peygamberimiz bu konuda şöyle buyurmuşlardır“Erkeğin hanımına harcadığı her şey sadakadır.”, “Erkek hanımına su bile içirse onun ecri vardır.”, “Kıyamet günü kişinin terazisine konacak ilk şey, ailesinin nafakası için harcadıklarıdır.” Ama, ibadetlerini ihmal ederek çalışmak da bir ibadettir sözünü söyleyen kimseler, İslam dininin bu güzelliğini istismar etmektedirler. Bununla kendilerini kandırmaktadırlar. Bu sözle ibadetlerini ihmal etmelerine bir gerekçe göstermekle kalmamakta, İslam dinine karşıt olan bir hayat felsefesini de onaylamaktadırlar. İçerisinde bulunduğumuz Batı medeniyetinin maddeci anlayışından her insan bir miktar da olsa nasibini almıştır. Bu yüzden imanı zedelenmiştir. Zira bir zamanlar küçük gözle baktığımız diyar-ı küfür dünya yaşamında büyük nimetlere erişmiştir. Konforlu bir hayat içerisindedir. İslam medeniyetinin mirasına sahip ülkeler ise yoksul, güçsüz durumdadırlar. Batı medeniyeti buna çalışma disiplini sayesinde ulaşmıştır. Her insan bu gerçeğin az çok farkındadır. Gerçi dinimiz de çalışmayı teşvik etmiştir, ama bütün cenneti bu dünya olan Batı medeniyeti bu dünya için çalışmayı bir din haline getirmiştir. Müslüman ülkelerin onları bu konuda geçmeleri biraz zordur. Bu yüzden Batı ulusları dünya yaşamında imrenecek bir seviyeye ulaşmıştır. İşte, ibadetlerini ihmal ederek, çalışma da bir ibadettir, diyenler bilinçdışında bu yeni dinin takipçileri gibi bir hal içerisindedirler. Öyle ki bu sözleri ile Batı medeniyetini adeta putlaştırmış olurlar. Konforlu yaşam onların biricik cenneti olur. Adeta hal dilleri ile şöyle demektedirler “Din dediğin şey ahiretle uğraşmaz. Din dünyadaki yaşam seviyendir. Bu da ancak çalışma ile gelişir. Dünyada güçlü, zengin olan kazanır, dolayısıyla haklı olan bunlardır. Sen ibadetle ne kazandın ki bana da onu tavsiye ediyorsun. Oysa ben, çalışma da bir ibadettir, düsturu ile yaşamımı daha rahat bir şekilde geçiriyorum. Sen ona bak.” Çağımızda putlaştırılan bir diğer kavram da ırkçılıktır. Şu anda dünyada yabancı düşmanlığından nasibini almamış bir ırk, ulus yok gibidir. Allah’ın peygamberlerle gönderdiği hak dinler ırkların, ulusların her türlü maddi ve manevi haklarına saygılıdırlar. Allah Kuran-ı Kerim’de bu konuda şöyle buyurmaktadır “Biz sizi birbirinizle tanışasınız diye ırklara, uluslara ayırdık Hucurat suresi, ayet 13.” Dolayısı ile İslam dini ırkların, ulusların üzerinde evrensel bir birlikteliği ve kardeşliği hedeflemektedir. Her ırkın ve ulusun milli ve manevi değerlerine saygılı olmanın yanında onlar arasında gerçekleşecek bir bütünlüğe ve uyuma ulaşmaya çalışmaktadır. El-Vitr güzel ismi tek anlamına gelir. Yani sayı olarak, adet olarak bir anlamına sahiptir. Allah’ın El-Vâhid, El-Ahad, El-Vitr güzel isimlerini arka arkaya söyleyerek, yani zikir yaparak O’nun rızasına talip olalım. Niyetimiz bu olunca Allah bu güzel isimlerin dünyaya bakan taraflarını hediye olarak verecektir. Bundan kuşkunuz olmasın. Ama bu isimleri zikirle dünyevi bazı gayeler edinirsek O’nun rızası dışına çıkabiliriz. Öyle bir şeyden de Allah’a sığınırız. Bu durum Allah’ın diğer güzel isimlerini zikirde de böyledir. Allah’ın rızası bütün dünya ve ahret nimetlerine de kaynaklık eder. Ondan daha büyük bir şey düşünülemez. Allah hepimize rızasını nasip eylesin. Amin. Muhsin İyi Ya Şafi ya câmi ne demek? Ferahlık veren, gerek maddi gerek manevi sıkıntıları gideren, hastalıkları iyileştiren Şafi esması gündelik yaşantımız içerisinde hem Allah’ı zikretmek hem de şifa bulmak için sıklıkla tekrarlamamız gereken Esmaül Hüsna’dandır. Ya câmi ya Rezzak kaç defa okunur? Her gün 21 defa bu esmaları okuyan “Ummadığı nimetlere kavuşur” Ya Vali ne demek? El Vali esması, dünyayı ve kainatı idare eden, varlıkları gözetip koruyan anlamına gelir. Ya Şafi günde kaç defa çekilmeli? “Ya Şafi” her türlü maddi ve manevi rahatsızlıklardan, hastalıklardan kurtulmak için ihlaslı bir kalp ile ebced değeri olan 391 kere zikredilir. Şifa için hangi tesbih çekilir? Ya Şafi esması şifa için kaç kere okunur? “Euzu bi izettillahi ve kudretihi min şerri ma ecidu.” Anlamı Hissettiğim bu hastalığın şerrinden Allah’ın izzetine ve kudretine sığınırım. “Allâhümme innî es’elükel-afve vel-âfiyete fîd-dünyâ vel-âhırah.” Anlamı Allah’ım! Ya Vedud ya cami ya Habib kaç kere okunmalı? Her gün 100 yada 1000 defa YA CAMİ YA VEDUD zikrini ayırmadan birlikte çeken kimse niyet ettiği kişiyle birleşir ve asla ayrılmaz. TılsımSihir etkisine sahiptir, çok güçlüdür. Ya Allah ya cami ya Vedud ne için okunur? El Vedud, Esmaül Hüsna’da yer alan Allahın 99 isminden bir tanesidir. Ya Vedud veya El- Vedud ismi sevilen ve seven anlamına gelir. Kur’an-ı Kerim’de bazı ayetlerde bu isim yer almaktadır. Bazı âlimlerin söylediğine göre Ya Vedud ismi insanların sevgisini, muhabbetini ve duasını kazanmak için okunur. Ya vali ne icin okunur? Bu ismi zikir eden kişiler pek çok afetten muhafaza olur. Aynı zamanda makam ve mevkisi yükselir. Emrinde bulunan herkes ona saygı duyar, ondan korkar ve istediklerini itaatkar şekilde yerine getirir. Gece ve gündüz 1000 kez bu ismi şerifi okuyan kişiler, veli kullar mertebesine yükselmiş olur. Ya Vali zikri ne demek? El-Vâlî esmasının manası Bütün kainatı tek başına yöneten, her şeyi, mülkünü ve her an olup biten hadiseleri tek başına tedbir ve idare eden demektir. * 5 vakit namazdan sonra 47 kere Ya Vâlî celle celâlühû ” zikrine devam eden idareci başarılı olur ve herkes tarafından sevilir. Hastalıklara şifa için ya şafi kaç kere okunmalı? “Ya Şafi” her türlü maddi ve manevi rahatsızlıklardan, hastalıklardan kurtulmak için ihlaslı bir kalp ile ebced değeri olan 391 kere zikredilir. Allah’ın isimleri hangi hastalıklara iyi gelir? Allah’ın hangi adı neye şifa verir? Kulak için EsSemi. Omurga için El Cabbar. Saç için El Bedi’ Adaleler için El Kavi. Kalp Kasları için ErRezzak. Atardamarlar için El Cabbar. Kanser için Celle Celaluhu. Burun için Latif- Ğani- Rahim. Ya Şafi şifa için kaç kere okunur? Ya Şafi Kaç Defa Okunmalıdır? “Ya Şafi” her türlü maddi ve manevi rahatsızlıklardan, hastalıklardan kurtulmak için ihlaslı bir kalp ile ebced değeri olan 391 kere zikredilir. 7 şifa ayetleri hangileri? 1 – Tevbe Suresi 51. Ayet. Kul len yusîbenâ illâ mâ keteballâhu lenâ, huve mevlânâ, ve alâllâhi felyetevekkelil mu’minûnmu’minûne. … 2 – Yûnus Suresi 107. Ayet. … 3 – Hûd Suresi 6. Ayet. … 6 – Fâtır Suresi 2. Ayet. 1 Ara 2020 Ya Vedud aşk için kaç kere okunmalı? El-Vedud zikri pazartesi günü erken saatte sabah namazından sonra 400 defa ” Ya Vedud, Ya Gafur Celle Celaluhü ” şeklinde okunduğunda tövbesi kabul olunur inşallah. Ya Habib esması kaç kere okunur? Burada yeniden gözlerini kapatmalı ve Allah’ın sonsuz merhametini tefekkür etmeye çalışarak 21 defa Ya Habib esmaül hüsnasını okumalısınız. 21 defa Ya Habib esmasının okurken, bu esmanın, sevginin ve muhabbetin temeli ve kaynağı olduğunu aklınıza getirmelisiniz. 01-05-2012, 2240 1 permalink Esma-ül hüsna, ne için kaç kere okunur? Açıklama Esma-ül Hüsna ile duaya başlayacağınız zaman önce 99 ismi şerifi bir okuyunuz sonra 100 istiğfar ve 100 salatü selam getiriniz. Bir Fatiha, üç ihlas, bir Felak, bir Nas süresi okuyup sevabını önce Efendimiz aleyhisselam sonra diğer peygamberlere sonra Ashab-ı kiram’a sonra altın sinsile meşayıhı kiram’a hediye etmek lazımdır. Zira Allah dostlarının hatırına duaları kabul eder. Hangi ismi şerifi okuyacaksanız ismin başına “ya” kelimesi getiriniz. Mesela Errahman ismi şerifini – ya Rahim şeklinde tesbih ediniz. Burada yazılan ismi şerif ve dualar Kenzul ulumi-l mehki kitabından alınmıştır. Hangi tesbihe başladıysanız o ismi şerifi 99 gün çekmeye gayret ediniz. Biiznillah istek ve hacetleriniz kısa zamanda gerçekleşir. Dualar Allah’a edilir, duaları Allah kabul eder. Bize düşen sebat ve gayrettir. Tevfik Allah’tandır. ” Allah’ın güzel isimleri vardır, Onunla kendisine dua ediniz.” Araf 173 İSMİ CELİL ANLAMI TESBİH ADEDİ TESBİH NİYETİ Er- RAHMÂN Bütün Yaratılmışlar hakkında hayır ve merhameti tercih eden günde 298 Dünya ve Ahirette Allah’ın sevgilisi olmak Er- RAHÎM Çok merhamet eden, büyük nimetler veren. günde 258 Maddi ve Manevi Rızıklar El- MELİK Bütün Kainatın Tek Sahibi ve mutlak hükümdarı. günde 90 Emir sahibi olmak, maddi ve manevi güçlü olmak El- KUDDÛS Hatadan, gafletten, aczden ve her türlü eksiklikten pek uzak, pek temiz günde 170 Günahlardan kurtulmak ve kalp temizliği Es- SELÂM Kullarını selamete çıkaran, Cennetteki bahtiyar kullarına selam veren günde 131 Korkulan herşeyden korunmak El- MÜ’MİN Gönüllerde iman ışığı uyandıran, kendine sığınanları koruyup rahatlatan günde 137 Kötü hastalıklara düşmemek El- MÜHEYMİN Gözeten ve Koruyan günde 145 İnsanların düşüncelerini anlar korunur El- AZÎZ Mağlup edilmesi mümkün olmayan galip günde 94 Düşmanlara galip gelmek El- CEBBÂR Eksikleri tamamlayan, dilediğini zorla yaptırmaya müktedir olan günde 206 istek ve Arzuların olması için El- MÜTEKEBBİR Her şeyde ve her hadisede büyüklüğünü gösteren günde 662 İzzete ve refaha nail olmak El- HALÎK Bütün varlığı, halleri ve hadiseleri, tayin ve tesbit eden hepsini yoktan var eden günde 731 İşlerde üzüntüden ve sıkıntıdan kurtulmak El- BÂRİ’ Eşyayı ve herşeyin vucüdunu birbirine uygun halde yaratan günde 214 İşinde Başarılı olur, şöhret bulur El- MUSAVVİR Tasvir eden, herşeye bir biçim ve özellik veren günde 336 Maksat ve merama ulaşmak için El- ĞAFFÂR Mağrifeti pek çok günde 1281 Bağışlanmak ve günahlardan korunma El- KAHHÂR Herşeye her istediğini yapacak şekilde galip ve hakim olan günde 306 Zalimleri kahretmek için El- VEHHÂB Her türlü nimeti devamlı bağışlayan günde 14 Sıkıntısız borçsuz bir hayat için Er- REZZÂK Yaratılmışlara faydanılacak şeyleri ihsan eden günde 308 Bol rızıklı ömür için El- FETTÂH Her türlü zorlukları açan ve kolaylaştıran günde 489 Maddi manevi hayırlar için El- ALÎM Her şeyi çok iyi bilen günde 150 ilim zenginliği için El- KÂBID Sıkan, Daraltan günde 903 Zalimin zülmünden kurtulmak için El- BÂSIT Açan, Genişleten günde 72 İşlerin büyümesi mal ve paranın bereketi El- HÂFID Yukardan aşağıya indiren alçaltan günde 1481 Kötüden ve belalardan korunmak Er- RÂFİ Yukarı kaldıran, yükselten günde 351 İnsanlar arasında ve işinde yükselmek için El- MUİZ İzzet veren, ağırlayan günde 117 Fakir ve zelillikten kurtulmak El- MÜZİL Zillete düşüren, hor ve hakir eden günde 770 Düşmanları zelil etmek için Es- SEMİ’ Herşeyi iyi işiten günde 180 Duaların kabulu için El- BASİR Her şeyi iyi gören günde 112 Acziyetin kalkması için El- HAKEM Hükmeden, hakkı yerine getiren günde 68 Haklı davasını kazanması için El- ADL Çok Adaletli günde 104 Adaletli olmak için El- LÂTÎF En ince işlerin bütün inceliklerini bilen, kullarına iyilikler ulaştıran günde 129 Dileklerin olması, kısmet ve rızık için El- HABÎR Herşeyin iç yüzünden gizli taraflarından haberdar günde 812 Hafıza ve idrakin genişlemesi için El- HALÎM Suçlara karşı hemen ceza vermeyen yumuşak davranan, süre veren günde 88 Ahlak ve hilim güzelliği için El- AZİM Çok Azametli günde 1020 Sözünün tesirli ve sayırlı olmak için El- ĞAFÛR Affı ve mağfireti pek çok günde 1286 Günahların affı, kötü ahlakı bırakmak Eş- ŞEKÛR Kendi rızası için yapılan iyiliklere daha fazlasıyla karşılık veren günde 526 Talihin açıklığı, bol rızık El- ALİY Pek yüce, Pek yüksek günde 110 Zilleten kurtulmak ve ilim için El- KEBİR En büyük, pek büyük günde 232 Hürmet görmek için El- HAFIZ Yapılan işleri bütün tafsilatıyla tutan, herşeyi belli bir vakte kadar bela afetten koruyan günde 998 Nefsinin ve malının korunması için El- MUKÎT Her yaratılmışın gıdasını, azığını veren günde 550 Muhtaç olunan şeyi kazanmak için El- HASİB Herkesin hayatı boyunca yapıp ettiği herşeyin hesabını bütün detayları ile bilen günde 80 Herkese karşı alnı açık olmak El- CELÎL Celalet ve Ululuk sahibi günde 5329 Bir zalimi zorbayı zelil etmek için El- KERÎM Lütfü ve keremi çok geniş, çok bol günde 270 Bol rızık ve kolaylıklara nail olmak Er-RAKÎB Bütün varlığı gözeten bütün işleri murakabe eden günde 312 Her işte Allah’ın koruması altında olmak için El- MUCİB Kendisine dua edenlerin isteklerini veren günde 3025 Duaların kabul olunması için El- VASİ’ İlmi, rahmeti, kudreti, af ve mağfireti geniş, müsaadekar günde 137 Ömür uzunluğu, rızık ve sıhhat genişliği için El- HAKÎM Bütün emirleri ve bütün işleri hikmetli günde 6084 İlim ve hikmet sahibi olmak için El- VEDÛD Kullarını çok seven, sevilmeye gerçekten layık olan günde 400 Herkesin sevgisini kazanmak El- MECÎD Şanı büyük ve yüksek günde 3249 İzzet ve şerefin artması için El-BÂİS Ölüleri diriltip kabirlerinden çıkaran günde 573 Kuvvetli irade ve alacaklarını almak için Eş- ŞEHÎD Bütün zamanlarda ve her yerde hazır ve nazır günde 319 Şehid olmak, heybetli olmak için El- HAK Varlığı hiç değişmeden duran günde 108 İmanda, ibadette sabit olup, imanlı ölmek El- VEKÎL Kendisine tevekkül edenlerin işlerini en iyi neticeye ulaştıran günde 66 Allah’tan her türlü yardımı görmek için El- KAVİY Pek Güçlü günde 116 Kansızlık ve vücudun güçlü olması için El- METÎN Çok Sağlam günde 500 Maddi ve manevi sağlam olmak için El- VELİY Sevdiği kullarının dostu günde 2116 Her işinde Allah’ın yardımı için El- HAMİD Ancak kendisine hamdedilen, bütün varlığın diliyle yegane övülen günde 3844 Kazancın genişlemesi El- MUHSÎ Sonsuzda olsa tek tek herşeyin sayısını bilen günde 148 Zekanın kuvvetli olması El- MÛBDÎ Bütün varlıkları örneksiz ve maddesiz olarak ilk baştan yaratan günde 57 Her işte muvaffak olmak için El- MUÎD Varlıkları yok ettikten sonra tekrar yaratan günde 124 Elden kaçanı geriye kazanmak için El- MUHYÎ Can bağışlayan, hayat ve sağlık veren günde 68 İşlerin başarılı olması için El- MÜMÎT Canlı bir mahlukun ölümünü yaratan günde 490 Harama bakmamak, kötülükten vazgeçmek El- HAY Diri, herşeyi bilen, herşeye gücü yeten günde 324 Sözü tesirli ve herkesten tazim görür El- KAYYÛM Gökleri ve yeri, herşeyi tutan günde 156 Allah’ın izniyle her istekleri olur El- VÂCİD İstediğini istediği anda bulan günde 196 Kaybedilen şeyi bulmak El- MÂCÎD Kadr ve şanı büyük, kerem ve iyilikleri pek çok günde 48 Kazancın bolluğu için El- VAHİD Zatında, sıfatlarında, işlerinde, hükümlerinde, isimlerinde asla ortağı ve benzeri olmayan TEK günde 3669 İstediği olur, kalbi uyanır, aklı nur Es- SAMED İhtiyaçları ve sıkıntıları gideren tek merci günde 134 Hiç kimseye muhtaç olmamak El- KÂDİR İstediğini istediği gibi yapmaya gücü yeten günde 305 İstediğini yapmaya gücü yetirmek El- MUKTEDİR Kuvvet ve kudret sahipleri üzerinde istediği gibi tasarrufta bulunan günde 744 Her işte başarılı olmak El- MUKADDİM İstediğini ileri geçiren, öne alan günde 184 Daima yükselmek için El- MUAHHİR İstediğini geri koyan, arkaya bırakan günde 847 Kötü birinin uzaklaştırılması için El- EVVEL İLK günde 37 Her hayır işinde birinci olmak için El- AHİR SON günde 801 Ömür uzunluğu için Ez- ZÂHİR Herşeyde görünen aşikar günde1106 Her meselenin zuhuru için El- BÂTIN Herşeyden gizli günde 62 Nefsi mutmain ve kalbi geniş olması için El- VÂLİ Kainatı ve her an olup biten herşeyi tedbir ve idare eden günde 47 Sözünün tesirli insanların sevmesi için El- MÜTEÂLÎ Aklım mümkün gördüğü herşeyden, her hal ve tavırdan daha yüce günde 551 Devletten istediğini elde etmek için El- BERR Kulları için daima kolaylık ve rahatlık isteyen, iyiliği çok günde 202 Herhalde iyilik bulmak için Et- TEVVÂB Tevbeleri kabul edip, günahları bağışlayan günde 409 Tövbelerin kabulu için El- MÜNTEKIM Suçları adaleti ile müstehak oldukları cezaya çarptıran günde 630 Zülüm ve fenalıktan korunmak El- AFÜV Çok affeden günde 156 Rızık bolluğu Kalp huzuru Er- RAÛF Çok lütüfkar Çok esirgeyen günde 287 Hiçbir varlıktan zarar görmez MALİKÜ-L MÜLK Mülkün ebedi sahibi günde 212 mal ve kazanca zarar gelmez Zül Celâl-i Ve’l İkrâm Hem büyüklük sahibi hem fazl-i kerem sahibi günde 1100 işlerin kolaylığı için El- MUKSIT Bütün işlerini denk ve birbirine uygun yerli yerinde yapan günde 209 Eşler arasını düzeltmek için El- CÂMİ’ İstediğini istediği zaman istediği yerde toplayan günde 114 Küsleri barıştırmak için El- GANİY Çok zengin ve herşeyden müstağni günde 1060 Büyük servet ve geniş rızık El- MUĞNİ İstediğini zengin eden günde 1100 Geçim genişliği bol rızık El- MÂNİ’ Birşeyin meydana gelmesine izin vermeyen günde 161 Kaza beladan uzak olmak için Ed- DÂRR Elem ve zarar verecek şeyleri yaratan günde 1001 Zararlı kişinin kahrı için En- NÂFİ’ Hayır ve menfaat verici şeyleri yaratan günde 201 Hastalıktan uzak olur hastaysa şifa bulur En- NÛR Alemleri nurlandıran, istediği simalara, zihinlere ve gönüllere nur yağdıran günde 256 doğruyu yanlışı görmek ve kalp nurluğu için El- HÂDÎ Hidayet veren, istediği kulunu muradına erdiren günde 400 çocukların itaatkar olması için El- BEDİ’ Örneksiz, benzersiz, hayret verici alemler yaratan günde 86 Allah’ın yardımına nail olmak için El- BÂKÎ Varlığının sonu olmayan günde 113 Ömrün uzunluğu, sıhhatin iyiliği için El- VÂRİS Varlığı devam eden, servetlerin hakiki sahibi günde 707 Uzun ömür, bol mal, bol rızık ve şeref Er- REŞÎD Bütün işleri ezeli takdirine göre yürütüp, dosdoğru bir nizam ve hikmet üzere sonucuna ulaştıran günde 514 İçki ve zinadan kurtulmak ve güzel ahlak için Es- SÂBÛR Çok sabırlı günde 298 Başladığı işi kolay bitirmek için

esmaül hüsna hangi isim kaç kere çekilmeli